• Millî Kültür

  • Millî Kültür

  • Kültür, milli; medeniyet, milletler arasıdır.

  • "Medeniyet gül alıp gül satmak, gülü gül ile tartmaktır. Ömer Özercan

Copyright 2024 - Custom text here

AYVERDİLER'i YÂD EDERKEN

AYVERDİLER'i YÂD EDERKEN

23 Nisan 2014, 12:59
 
Efendimsin cihânda i’tibârım varsa sendendir
Miyân-ı âşıkânda iştihârım varsa sendendir

Sâmiha Ayverdi, Ekrem Hakkı Ayverdi, İlhan Ayverdi Allah’ın Türk Milleti’ne lûtfu ve tebessümüdür. Ayverdiler, İstanbul Âbideleri’dir. Osmanlı’nın manevî, millî, medenî mirasını hayatlarında ve eserlerinde hakkıyla temsil, tescil ve ihya etmişlerdir.

“Ayverdi ailesi” ilim ve irfan mektebidir. Türk ve İslam medeniyetinin merkezi olan İstanbul’da, batan bir güneşin son ışıklarını yakalar gibi, unutulmakta ve yok edilmekte olan şifahî, yazılı ve yapılı mirasımızı Allah vergisi bir deha, şuur ve çaba ile dinlemiş, okumuş, görmüş, dokunmuş, ölçmüş, kaydetmiş, yaşamış ve ölüleri dirilten İsa nefesi gibi bunlara can vermişlerdir.

Türkçe’nin yazılmış en kapsamlı ve kıymetli lügatini, ömürünü bu muazzam işe vakfetmiş olan İlhan Ayverdi’ye borçluyuz. Sâmiha Ayverdi tarafından "Allah'ın iç ve dış güzelliğini berâber vermiş olduğu ihlâs âbidesi" diye vasıflandırılmıştır.

Osmanlı mimarî mirasının tesbit ve edilmesi; makale, konferans ve kitaplar yoluyla tanıtılması, yorumlanması, restorasyonu Ekrem Hakkı Ayverdi’nin insanüstü gayret, kaabiliyet, vukuf ve fedakârlığı sayesindedir. Bugün bir Türk Sanatı ve Türk Mimarisinden bahsedebiliyorsak, bunlara dair elimizde bilgi ve belgeler bulunuyorsa, bunlar Ekrem Hakkı Ayverdi’nin çalışmaları neticesindedir.

Turgut Güler’in son derece isabetli tesbitleriyle: “Ekrem Hakkı Ayverdi; başta Mîmâr Sinan’ın, sonra Evliyâ Çelebî’nin, Peçevî’nin, Sarı Saltuk’un, Yahyâ ve Bâlî Beylerin, Sokollu Mustafa Paşa’nın ve daha nice muhterem, muhteşem ismin hayır-hâh vârisi olduğunu, hakkıyla isbat etmiştir.”

Sâmiha Ayverdi, 47 adet (şimdilik ) basılmış eserin sahibi ve çok sayıda insanın mânevî annesidir. Bilhassa; Türk Târihinde Osmanlı Asırları, İstanbul Geceleri, Boğaziçi’nde Târih, Âbide Şahsiyetler, Millî Kültür Meseleleri ve Maarif Dâvâmız, İbrahim Efendi Konağı ve Kölelikten Efendiliğe adlı eserleri başucumuzda, elimizin altında bulunmalı, okunmalı, okutulmalı, ders alınmalı ve bize yol göstermelidir.

Ayverdiler; milletimizin ve medeniyetimizin mâzî, hâl ve istikbâlini kendi şahsında ve gönlünde tevhid ve telif etmiş, mayalamış; söz, yazı ve hâl ile (âb-ı hayât gibi),  “ba`su ba`del mevt”imiz için ilahî bir kaynak olmuştur.

AYVERDİ ÜNİVERSİTESİ

 

“Ayverdi Üniversitesi” adıyla bir sosyal bilimler ve sanat üniversitesi kurulmalı, bıraktıkları mirasa sahip çıkılıp, açtıkları yolda hizmetin kalıcı bir ilim müessesesi ile sürdürülmesi sağlanmalıdır. Onlar Hak’ka ve milletlerine borçlarını fazlasıyla ödediler. Milletin, bilhassa talebeleri ve sevenlerinin de onlara ve gelecek nesillere olan borçlarına mahsuben Ayverdi Üniversitesi kurulmalıdır. Mekân, finansman, müfredat, personel konuları zor fakat halli mümkündür. Mesele bu fikrin sahiplenilmesi, olgunlaştırılması ve halis niyetlerle yola çıkılmasıdır. Gayret ve hizmet himmeti celbeder.

Ömer Özercan

f t g m